ÇOCUKLARIMIZ VE SORUMLULUĞUMUZ

MUSTAFA TOPAL

Çocuklarımız bizlere Allah’ın bir lütfu ve emanetidir. Çocuk üzerinde ilk etkiyi yapacak olan anne ve babadır. Bu etki kalıcıdır ve değişmesi imkânsız denecek kadar zordur. Bu sebeple çocuk eğitimi evde başlar ve değişmeyecek kalıcılığı olan etkiye sahiptir.

Ebeveyn tarafından verilen ilk bilgiler çok dikkat ister. Zira bu bilgiler adeta insan hayatının seyrini belirler. Hayatın sonunda yaşanacak pişmanlıklar ya da memnuniyetleri doğrudan etkiler. Hayatta iyi insan olmak, iyi kimselerden olarak anılmak bununla başlar. Kur’an-ı Kerim’de ifade edildiği gibi (Şura, 8) bahtiyar ya da kötü kimselerden olmak çizgisi bu bilgilerle çizilmeye başlar. Diğer bir ifade ile bir çocuğun mutluluğunu veyahut mutsuzluğunu anne ve babanın ilk öğreteceği bilgiler belirler.

Anne baba olarak hepimizin çocuklarımız üzerinde önemli sorumlulukları vardır. Her şeyden evvel onları iyi birer fert olarak topluma kazandırmak başta gelen görevimizdir. Bizim çocuklarımız üzerindeki sorumluluğumuzun boyutu, yaptığımız gizli ya da aşikar bütün fiillerimizin Allah tarafından hesabının sorulacağı inancımızla ifade edilmiştir. Çocuklarımıza da hayatta yapacakları her şeyin –iyi ya da kötü- mutlaka Allah tarafından görüldüğü ve bir gün onun hesabının sorulacağı bilgisi verilmelidir.

Kur’an-ı Kerim’de bir ayet-i kerime şöyledir: “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah’ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır.”(Tahrim, 6). Bu ayette Allah-Teala bir aile sorumluluğu yüklemektedir. Kişinin sorumluluğunun kendisi ile sınırlı olmadığı, aile içinde bulunan bütün fertlerin eğitiminden, yetiştirilmesinden, hayata hazırlanmasından, iyi insan olma şuurunun verilmesi bilgisine varıncaya kadar sorumlu olduğu öğretmektedir. Hatta bu ayetle ilgili olarak “Yâ Rasûlallah! kendimizi koruruz fakat ailemizi nasıl koruyabiliriz?” diye soran Hz. Ömer (RA)’e Rasulullah (SAV) Efendimiz: “Allah'ın sizi yasakladığı şeylerden onları yasaklar ve Allah'ın size emrettiği şeyleri onlara emrederseniz bu şekilde onları korumuş olursunuz” buyurdu.

İyi fert olmak, insanın yaratanına karşı, kendisine karşı, ailesine karşı, içinde yaşadığı topluma karşı ve üzerinde yaşadığı vatanına karşı görev ve sorumluluklarının farkında olmayı gerektirir. Çocuklarımızı bu sorumluluklarının şuurunda olan fertler olarak yetiştirmek öncelikle anne-babanın görevidir.

Peygamber Efendimiz (SAV) çocuk terbiyesi konusunda ebeveyne düşen görevleri çeşitli şekillerde bizlere hatırlatmıştır. Bu konuda bazı hadis-i şerifler şöyledir:

-“Hepiniz çobansınız ve mâiyetinizdeki sürüden mes'ulsünüz.”

-”Hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir bağışta bulunmamıştır.”

-“Çocuğun ismini ve terbiyesini güzel yapmak, ana ve babanın çocuğuna karşı olan görevlerindendir.”

-“Çocuklarınıza ikram (ve iyilikte bulununuz) ediniz. Terbiyelerine çok dikkat ediniz. Onları güzel terbiye ediniz.”

-“Çünkü onlar, Allah'ın size hediyesidir.”

-“Yedi yaşındaki çocuklarınıza namazı emrediniz. On yaşına bastıkları halde kılmak istemezlerse onları cezalandırınız. Kız ve erkek çocukların yataklarını ayırınız.”

-“Çocuklarınızı şu üç güzel haslet üzere yetiştiriniz:  

-“Peygamber sevgisi, O'nun Ehl-i Beyti'nin sevgisi ve Kur'an-ı Kerim (okuma) sevgisi.”

Son hadis-i şerifte vurgulanan çocuklarımıza Kur’an okuma sevgisini verme konusunun vurgulanması dikkat çekicidir. Okulların yaz tatiline girmesi ile birlikte gündemde olan bu husus üzerinde Bozüyük Müftülüğü olarak önemle durmaktayız. Halkımız çocuklarına Kur’an okumayı öğretmede ve çocuklarının dini bilgilerini alması konusunda gayret göstermektedir. Diyanet İşleri Başkanlığımız’ın yönetmelikleri çerçevesinde Bozüyüğümüzde bütün cami ve kur’an kurslarımızda yaz kur’an kursları başlamış ve devam etmektedir.

Yaz Kur’an kurslarında gençlerimiz ve çocuklarımız; Dini bilgilerini almakta, Kur’an okumayı ve  Peygamber Efendimizin güzel ahlakını öğrenmektedir. Ayrıca Kur’an-ı Kerim’in manasını okuma alışkanlığı kazanmaktadır. Bu kursların çocuk-cami ilişkisinin gelişmesinde önemli bir etkisinin olduğu unutulmamalıdır. Çocuklarımız dinimizin ibadet yükümlülüğünü öğrenmekle birlikte, birlik ve beraberlik, arkadaşlık kurma, dost edinme, toplu yaşama bilincinin gelişmesi gibi konularda kendilerini geliştirme imkânı buluyorlar.